6.06.2010

Eva Luna’nın ardından





























“Sonra Şehrazad’a döndü: “Hemşire,” dedi, “Tanrı aşkına, geceyi geçirmemize yardım edecek bir masal anlat bize…” diye başlıyor Eva Luna.. Isabel Allende’nin benim için çok özel olan kitaplarından bir diğeri.. Bundan yıllar öncesinde okuyup, birgün Şili’ye gidersem bu kadına olan hayranlığımın vesile olacağını düşünmüştüm..

üzerinden yıllar geçti.. kendime bir güzellik yapıp yine aldım elime Eva Luna’yı..

iş savaş, generaller, diktatörlük, sınıf farkları, çalışmak, yalnızlık, gerilla savaşları, orospular, travestiler, hapishaneler, aşk ve masallar üzerine bir kitap.. daha var mı? elbette var.. herkes için bambaşka bir portresi olacağına inandığım bir kitap..

ardından gelen Eva Luna Anlatıyor ise bir önceki kitapta tanıştığımız, doğumundan koca bir kadın olana dek hayatına tanıklık yaptığımız Eva Luna’nın sevgilisi için anlattığı masallarla dolu.. yukarıda yazdıklarım, yani Eva’nın hayatında olan herşey bu masallarda da var.. bir general.. çok uzaklardaki bir kasaba.. hemen herşey..

ancak sadece son bölüm biraz farklı.. son bölümde Eva Luna bize veda ediyor..

yine bir solukta okudum Allende’yi.. yine yetmedi tadı damağımda kaldı..

“Aklıma ilk gelen, susarsak hiç birşey olmamış olacağıydı. Dillendirilmeyen şey ok sayılır; suskunluk zamanla herşeyi siler ve anılar solar. ”

Eva Luna Anlatıyor’un sonunda Eva’nın vedasından sonra şu sözcüklerle uğurluyor yaza bizi..

“Ve sözlerini bu anında Şehrazad tanyerinin ağardığını gördü ve sustu.”

Hiç yorum yok: